Menü
Mikail Çolak
Mikail Çolak
Binlerce Yıllık Kültür Elçisi Bir Şehir: Mardin
Eylül 26, 2023
Yazarın Tüm Yazıları

İlk insandan itibaren bereketli hilal dediğimiz Dicle ve Fırat nehirleri arasındaki vadileri de kapsayan, Mezopotamya havzasını içine alan; şu anda İsrail, Lübnan, Ürdün, Suriye, Kuzey Mısır ve Irak gibi ülkelerin bazı kısımlarını çevreleyen topraklar bize on binlerce yıllık bir tarih mirası bırakmıştır.  Bu mirasın en nadide parçalarından biri de Mardin’dir.

Bu bereketli topraklar Hz. Âdem, Hz. İbrahim, Hz. Musa, Hz. Yusuf gibi birçok peygambere ve o peygamberlerin izlerine ev sahipliği yapmış, bu peygamberler döneminde hüküm süren Sümerler, Akadlar, Mısırlılar Keldânîler, Hititler ve Romalılar da kendi imzalarını atmışlardır. Ardından buralara farklı imzalar da atan Eyyûbîler, Memlükler, Abbasîler, Emevîler, Selçuklular, Osmanlılar, Akkoyunlular, Karakoyunlular gibi devletlerle irili ufaklı emîrlikler, atabeylikler ve beylikler de şüphesiz bu medeniyet koridorunda söz sahibi olmuşlardır.

Mezopotamya’dan Anadolu’ya, Anadolu’dan bereketli hilale doğru tarihi süreçte sürekli geçişlerin olduğu bu zengin kültür ve medeniyet koridoruna hayranlık duymamak mümkün değildir.  Medeniyetlerin, toplumların, kavimlerin, inançların, ticaretin, kültürün ve insanî değerlerin sürekli taşındığı, hâlâ da taşınmaya devam ettiği bu koridora ev sahipliği yapan şehirlerden olan Diyarbakır, Urfa, Antep ve Mardin’de zengin medeniyet kalıntılarına rastlamak bu anlamda tesadüf olmasa gerektir. Ancak bu şehirler içerisinde bu zengin medeniyet birikimini en iyi yansıtan şehir Mardin’dir, dersek abartmış olmayız.

Sebep ne olursa olsun yüzyıllar boyunca bir şekilde üzerindeki mirası korumak için direnmiş bu şehirde çok iyi muhafaza edilen bu zengin miras, şüphesiz Urfa’da, Antep’te, Adıyaman’da, Diyarbakır’da, Elâzığ’da da izler bırakmıştır. Ancak Mardin, açık hava müzesi kültür elçiliği görevini kimseye kaptırmamış ve kaptırmak niyetinde de..

0 0 Yorumlar
Puan
Bildir
guest

0 Yorum
Satır İçi Geri Bildirimler
Tüm yorumları görüntüle
DOSYA
Umudu Filizlendirmek
Sinan Özyurt
Vahdetten Kesrete Lügatten Bir Kelime: Umut...
Özlem Duralı
Hissetmekten mi korkuyorum, yoksa unuttum mu?...
Mehmet Kaman
Dijital Teknolojinin Ahlâkı ve Toplumsal Çürüme Ü...
Sadi Özgül
Cami Mimarisinde Kaybettiğimiz Hikmetin Peşinde Ol...
Avni Çebi
RÖPÖRTAJLAR
“Gönüllere dokunan davet, umudun ete, kemiğe bürün...
Mustafa Karaca
“Hakikat algısının aşınmasıyla çürüyen insan ve ...
Ahmet Mercan
“Reform edilmesi gereken bir şey varsa o da modern...
Recep Şentürk
Öz eleştiri, varlığımızı geleceğe taşıma konusunda...
Temel Hazıroğlu
“Gazze” demek şahitler diyarı demektir....
Muhammed Emin Yıldırım
SİRET-İ İNSAN
Savaşın Çocukları
Bahriye Kaman
Toplumun Kurucu Hücresi Olan Ailede Örneklik Vasfı...
Bahriye Kaman
Lider, Önder, Rehber!
Bahriye Kaman
Göçebe Ruhu
Bahriye Kaman
Nitelikler ve Roller
Bahriye Kaman
SİNEMA
Sinema, İnsanoğlunun En Eski Umut Taşıma Aracıdır...
Abdülhamit Güler
Değişemeyen mi çürür, çürümek mi değişimdir?...
Abdülhamit Güler
Sinema Sanat Olmasaydı, Çoktan Bitmişti......
Abdülhamit Güler
Doğu Türkistan, Filistin ve Diğerleri: Sinemada Ek...
Abdülhamit Güler
Hiçbir Şey Eskisi Gibi Olmayacak. Ama!...
Abdülhamit Güler
GEZİ-YORUM
Turks ve Caicos Adaları
Mikail Çolak
Bir Mabedler Şehridir Ankara
Mikail Çolak
Doğunun Tüm Yolları Erzurum'dan Geçer...
Mikail Çolak
Mağrur Bir Tarih Ribatı Gibi Dimdik Ayaktadır Kâşg...
Mikail Çolak
Prizren’de Osmanlı Evladı Olmak
Mikail Çolak
SAHABİ BİYOGRAFİSİ
İyiye Talib Olmayı Öğreten Ümmü Büceyd...
Rumeysa Döğer
Dost Saliha Olandır
Rumeysa Döğer
Ya Hanzala Münafık Olmuş Olsaydı?...
Rumeysa Döğer
Leyla “A” dır
Rumeysa Döğer
Son Dokunuş Sahibi: Kusem b. Abbas
Rumeysa Döğer
NEBEVİ VARİSLER
Abdülfettâh Ebû Gudde (1917–1997): Bir İlim ve Ahl...
Nazlı Çakar
Yahya İbrahim Hasan Sinvar: Filistin Davasının Bir...
Selcan Çakar
Ubey b. Kâ'b: Allah’ın Seçtiği Muallim...
Damla Mıdış
Ümmü Seleme
Hayrunnisa Duran
Allame Muhammed Salih Damollam
İkra Nur Demir
Scroll Up
0
Düşüncelerinizi çok isterim, lütfen yorum yapın.x