Menü
Hatice Berre Karagöl
Hatice Berre Karagöl
Öz Eleştiri Üzerine…
Ocak 28, 2025
Yazarın Tüm Yazıları

Öz eleştiriyi, kişinin kendi hakkında yaptığı olumlu ve olumsuz değerlendirmeler olarak tanımlayabiliriz. Bir kişinin kendi davranışları üzerine yönelttiği yargılardır öz eleştiri. Bir bakıma insanın kendini tahlil etmesidir. Hatalarını, doğrularını, eksikliklerini yahut fazlalıklarını ölçüp tartmasıdır. Çoğu zaman insanın yanlışlarıyla, hatalarıyla yüzleşmesi ve bu hatalarını kabullenmesi çok zor gelse de öz eleştiri insana birçok fayda sağlar ve bireyin kendisi üzerinde büyük bir farkındalık oluşturmasına vesile olur.

İnsan; âleme kendi penceresinden bakar. Bu pencerenin oluşmasına birçok etken sebep olur. Hayatımıza giren insanlar, tabii tutulduğumuz imtihanlar, yaşadığımız farklı deneyimler, içine doğduğumuz aile… Ve insan, görüp geçirdiği bu yollarla oluşturur kendi doğrusunu, yanlışını. Allah (cc), fani ömrümüz boyunca birbirinden farklı insanlarla, birbirinden farklı durumlarla, birbirinden farklı mekânlarla buluşturur bizi. Hayatta kazandığımız her yeni tecrübe işte bu âleme baktığımız penceremizi şekillendirir, değiştirir. Bazen doğru bildiklerimizi yanlış çıkartır, bazen de bilmediklerimizi bize gösterir.

Hayatın çok hızlı geliştiği ve değiştiği bu çağda ise insanın sık sık kendine dönerek bir iç muhasebede bulunması, hâl ve hareketlerini tahlil etmesi, kusurlarının farkına varması oldukça elzem hale gelir. Bulunduğumuz ortamlarda, muhatap olduğumuz insanlarla olan ilişkimizde veya bulunduğumuz mevkilerde, durumlarda Allahu Teâlâ’nın razı olduğu ve Müslümanca bir hâlde olabilmenin yolu da “öz eleştiri”den geçmektedir. İnsan, dürüst ve acımasızca bir öz eleştiri ile ancak güzel yönlerini geliştirip kötü huylarından arınabilir.

Öz eleştirinin insana kazandırdığı en güzel meziyetlerden biri de haddini bilmektir. İnsan acizdir. Fakat acizliğini ve kusurlu olduğunu da sık unutur. Kendine yönelttiği eleştiriler ile kusurlarının farkına varan insan haddini bilir, Rabb’iyle ve insanlarla olan iletişimini de buna göre şekillendirir. Had, “sınır” demektir. Ve sınır, insan ilişkileri başta olmak üzere sağlıklı ve huzurlu bir yaşamın olmazsa olmazıdır. Rabb’imiz (cc) bizleri farklı ırklardan, farklı kültürlerden, farklı coğrafyalardan yaratmıştır. Bunun neticesinde hayatın her alanında çeşitlilik kaçınılmazdır. Her insan yetiştiği coğrafyanın, kültürün, ailenin izlerini taşır. Ve her insan yetiştiği ortam ve koşullarla ölçülür. Bunun bilincinde olan insan, kendisinin hiçbir zaman dört dörtlük olamayacağını ve hatasız hiç kimsenin de olmayacağının farkındadır. Hem kendisinin hem de karşısındaki insanın da zaafları ve eksik yönleri olduğunu kabul eder. Bunun sonucunda haddini bilir, olası bir problemde hatayı önce kendinde arar. Çünkü bu davranış, Müslüman olmamızın ve nebevî ahlâkın bir gereğidir.

Kur’ân-ı Kerîm’de öz eleştiriye konu olabilecek örnekler bulunabilir. Yûsuf Sûresi’nin 53. âyetinde Hz. Yûusuf’un ifadesiyle şöyle bir beyan bulunmaktadır:

“Ben nefsimi temize çıkarmam, çünkü Rabb’imin merhamet ettiği hariç, nefis aşırı derecede kötülüğü emreder. Şüphesiz Rabb’im çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.” dedi.

Müminun Sûresi’nin de insanı öz eleştiriye sevk edecek 8. âyetinde de Yüce Allah (cc) şöyle buyurmaktadır:

Müminler gerçekten kurtuluşa ermişlerdir. Onlar ki namazlarında derin saygı içindedirler.” (Müminun, 40/1-2).

“Onlar ki faydasız işlerden ve boş sözlerden yüz çevirirler.” (Müminun, 40/3).

“Onlar ki zekâtı öderler.” (Müminun, 40/4).

“Onlar ki, ırzlarını korurlar. Ancak eşleri ve ellerinin altında bulunan cariyeleri bunun dışındadır. Onlarla ilişkilerinden dolayı kınanmazlar. Kim bunun ötesine geçerse işte onlar haddi aşanlardır.” (Müminun, 40/5-7).

“Yine onlar ki emanetlerine ve verdikleri sözlere riayet ederler.” (Müminun, 40/8).

Âyet-i kerimelerde müminlerin sayılan vasıflarından yola çıkarak insanın kendini sorgulaması, kulluğunu, şahsiyetini objektif bir şekilde ele alması gerektiğini söylemek mümkündür.

Sözün özü, kendisini öz eleştiriye tabii tutan her insan özgüvenini artırır. Kişiliğine olumlu yönde yatırım yapar. Hem kendisinin hem de başka insanların sınırlarını bilir. Âleme geniş bir perspektiften bakar ve hem insanlığını hem de kulluğunu daha kaliteli bir hale getirmiş olur. Unutulmamalıdır ki insanın kendisinin en iyi versiyonuna dönüşmesinin yolu insanın kendisini tanıması ve bilmesinden geçer.

3.7 7 Yorumlar
Puan
Bildir
guest

0 Yorum
Satır İçi Geri Bildirimler
Tüm yorumları görüntüle
DOSYA
Psiko-Sosyal Açıdan Güvenin Yitimi...
Ferhat Kardaş
Meçhulden Maluma Bir Sefer: “Öz”ün Muhasebesi...
Muhammed Ali Alioğlu
Teknolojinin Bilinen ve Bilinmeyen Karanlık Yüzü...
Sadi Özgül
Müslüman Toplumlarda Eleştiri ve Öz Eleştiri İhtiy...
Mahmut Hakkı Akın
İktidar Müslümanlığı Gölge Yanıyla Yüzleşmeden…...
Nihal Bengisu Karaca
RÖPÖRTAJLAR
“Reform edilmesi gereken bir şey varsa o da modern...
Recep Şentürk
Öz eleştiri, varlığımızı geleceğe taşıma konusunda...
Temel Hazıroğlu
“Gazze” demek şahitler diyarı demektir....
Muhammed Emin Yıldırım
“Şahitlik; her zaman ve zeminde hakkı söyleme, hak...
Şinasi Gündüz
“Doğu Türkistan Çin’in bir parçası değildir."...
Hidayet Oğuzhan
SİRET-İ İNSAN
Savaşın Çocukları
Bahriye Kaman
Toplumun Kurucu Hücresi Olan Ailede Örneklik Vasfı...
Bahriye Kaman
Lider, Önder, Rehber!
Bahriye Kaman
Göçebe Ruhu
Bahriye Kaman
Nitelikler ve Roller
Bahriye Kaman
SİNEMA
Sinema Sanat Olmasaydı, Çoktan Bitmişti......
Abdülhamit Güler
Doğu Türkistan, Filistin ve Diğerleri: Sinemada Ek...
Abdülhamit Güler
Hiçbir Şey Eskisi Gibi Olmayacak. Ama!...
Abdülhamit Güler
Bu Film, Böyle Devam Edemez!
Abdülhamit Güler
Göstermenin Mesuliyetinde Sinemanın Örnekliği...
Abdülhamit Güler
GEZİ-YORUM
Doğunun Tüm Yolları Erzurum'dan Geçer...
Mikail Çolak
Mağrur Bir Tarih Ribatı Gibi Dimdik Ayaktadır Kâşg...
Mikail Çolak
Prizren’de Osmanlı Evladı Olmak
Mikail Çolak
Vakur ve Mahzun Bir Efsanedir: Kudüs...
Mikail Çolak
Habib-i Neccâr’ın Gözyaşları
Mikail Çolak
SAHABİ BİYOGRAFİSİ
Ya Hanzala Münafık Olmuş Olsaydı?...
Rumeysa Döğer
Leyla “A” dır
Rumeysa Döğer
Son Dokunuş Sahibi: Kusem b. Abbas
Rumeysa Döğer
F Tipi Dünya
Rumeysa Döğer
Afrâ bint Ubeyd Yüzlü Kadınların Zamanından…...
Rumeysa Döğer
NEBEVİ VARİSLER
Ubey b. Kâ'b: Allah’ın Seçtiği Muallim...
Damla Mıdış
Ümmü Seleme
Hayrunnisa Duran
Allame Muhammed Salih Damollam
İkra Nur Demir
Mücâhid b. Cebr
Damla Mıdış
Takvâ Sahiplerinin Öncüsü Hasan Basrî...
Beyza Durna
Scroll Up
0
Düşüncelerinizi çok isterim, lütfen yorum yapın.x