İletişim ve insan söz konusu olduğunda en önemli kuşak da çocuklar ve gençler oluyor elbet. Zira olgun insan, artık araçların farkında olarak sadece yürümekle yükümlü. İletişimi sürdürmek de diyebiliriz buna. Varacağımız sonuç odur ki: İletişim, yürümenin kendisidir. Yani yol almanın. Yani insandan insana varmanın. Yani zamanı büyütmenin ve zamanla büyümenin…Bu mantık çerçevesini tarihin her döneminde görmek mümkünken, özellikle dini tebliğ yöntemlerine dikkat kesilmek gerektiğini düşünüyorum.
Kur’an-ı Kerim, Arapça indi. İbranice, Aramice ve daha haberimiz olmayan kaç dilde kutsal metin indi, kim bilir. Alfabe, iletişim dilinin mücessem hali. Araç aynı zamanda… Fekat araç, amacı da belirler. Enteresan bir bağlantı söz konusu. Gençlere ulaşmak