Menü
Hakan Temir
Hakan Temir
Necrân Hristiyanları
Eylül 25, 2023
Yazarın Tüm Yazıları

Necrân Hristiyanları

Dr. Öğr. Üyesi Hakan Temir

Necrân Hristiyanları özelinde Müslümanlar üzerinden kurgulanacak öteki meselesi, o günün şartlarında yapılacak bir değerlendirmeyle yetinileceğinden tanımlamalar eksik kalacaktır. Konunun daha reel tarifinin yapılabilmesi için meseleyi en başa, evrenin ve insanlığın yaratılışına kadar götürmek ve hadiseye geniş açılardan bakmak gerekir. Allah Teâlâ’nın melekleri yarattığında şeytanı, dünyayı yarattığında diğer gezegenleri, denizi yarattığında karayı, Âdem’i yarattığında Havva’yı, Habil’i yarattığında Kabil’i yaratmasıyla farklılaşma süreci de başlamış oldu. Eşyanın tabiatına yüklenen bu misyon gayesiz değildi. Farklılıkları veya zıtlıkları bir araya getiren ilâhî irade, insanlara çokluk içerisinde “bir olanı” bulmalarını ve uyum içerisinde yaşamalarını emretmekteydi. Bu esas ilk insandan itibaren “İslâm Şeriatı” adı altında peygamberler vasıtasıyla insanlığa hatırlatılmıştır. Farklılıkları tevhit şemsiyesi altında birleştirme ve bir olana yönelme vazifesini peygamberlerine öncelikli görev sahası olarak belirlemiştir. Fakat ihtiras, hırs, kibir ve gurur duygularıyla evreni kendi anlayışına göre dizayn etme niyetiyle hareket eden insanlar, arzu edilen uyum yasalarını çiğneyerek ötekileştirme sürecine yönelmişlerdir. Önce kendini diğerinden farklı kılan bir inanç sistemi belirleyip, onun üzerinden yaşadıkları ortamda kendi değer yargılarını oluşturmaya başlamışlardır. Gelinen nihaî noktada “bizimki” ve “öteki” kavramlarıyla insanları kategorize etmişlerdir.

İnanç boyutunda savrulma, parçalanma ve merkezden uzaklaşmanın zirvede olduğu bir dönemde tüm insanlığa son uyarıcı olarak gönderilen Hz. Muhammed (sas), insanları bir araya getirecek ilâhî bildirileri Hirâ’dan Mekke’ye, Mekke’den Medine’ye, oradan Arap Yarımadası’nın farklı bölgelerine ve daha ötelere taşımaya çalışmıştı. Hayatının büyük bölümünü geçirdiği Mekke toplumuyla işe başladığından karşısına çıkan ilk topluluk müşrikler oldu. Hanîf inançtan saparak putlara yönelen Mekke müşrikleri yaptıkları eylemin doğru, kendileri dışındaki bir inanç sisteminin hatalı olduğunu düşünmelerinden dolayı kendilerine hatırlatılan ilâhî kurallara şaşırarak ilk reaksiyonlarını gösterdiler. Toplumsal düzeni ve ilâhî dini bozma suçunu üzerlerine almadan kendilerine gelen elçi üzerinden birtakım hesaplaşmalar yapmak istediler. Hz. Muhammed’i (sas) büyücü, falcı, kâhin ve şair benzetmeleriyle uç noktada göstermeye ve ötekileştirmeye karar verdiler. Müşriklerin bu hatalı davranışlarını doğruya sevk etmekten yorulmayan, usanmayan ve hayıflanmayan Hz. Peygamber (sas), Mekke dönemini adeta bu işe ayırdı. Medine’ye hicretle birlikte Medine’deki toplulukların hayatına bir yeni “ötekiler” girmiş oldu. Yahudîler ve münafıklar kurmuş oldukları düzene muhalif olabileceği endişesiyle kimi zaman gizli kimi zaman da açık düşmanlık…

0 0 Yorumlar
Puan
Bildir
guest

0 Yorum
Satır İçi Geri Bildirimler
Tüm yorumları görüntüle
DOSYA
Umudu Filizlendirmek
Sinan Özyurt
Vahdetten Kesrete Lügatten Bir Kelime: Umut...
Özlem Duralı
Hissetmekten mi korkuyorum, yoksa unuttum mu?...
Mehmet Kaman
Dijital Teknolojinin Ahlâkı ve Toplumsal Çürüme Ü...
Sadi Özgül
Cami Mimarisinde Kaybettiğimiz Hikmetin Peşinde Ol...
Avni Çebi
RÖPÖRTAJLAR
“Gönüllere dokunan davet, umudun ete, kemiğe bürün...
Mustafa Karaca
“Hakikat algısının aşınmasıyla çürüyen insan ve ...
Ahmet Mercan
“Reform edilmesi gereken bir şey varsa o da modern...
Recep Şentürk
Öz eleştiri, varlığımızı geleceğe taşıma konusunda...
Temel Hazıroğlu
“Gazze” demek şahitler diyarı demektir....
Muhammed Emin Yıldırım
SİRET-İ İNSAN
Savaşın Çocukları
Bahriye Kaman
Toplumun Kurucu Hücresi Olan Ailede Örneklik Vasfı...
Bahriye Kaman
Lider, Önder, Rehber!
Bahriye Kaman
Göçebe Ruhu
Bahriye Kaman
Nitelikler ve Roller
Bahriye Kaman
SİNEMA
Sinema, İnsanoğlunun En Eski Umut Taşıma Aracıdır...
Abdülhamit Güler
Değişemeyen mi çürür, çürümek mi değişimdir?...
Abdülhamit Güler
Sinema Sanat Olmasaydı, Çoktan Bitmişti......
Abdülhamit Güler
Doğu Türkistan, Filistin ve Diğerleri: Sinemada Ek...
Abdülhamit Güler
Hiçbir Şey Eskisi Gibi Olmayacak. Ama!...
Abdülhamit Güler
GEZİ-YORUM
Turks ve Caicos Adaları
Mikail Çolak
Bir Mabedler Şehridir Ankara
Mikail Çolak
Doğunun Tüm Yolları Erzurum'dan Geçer...
Mikail Çolak
Mağrur Bir Tarih Ribatı Gibi Dimdik Ayaktadır Kâşg...
Mikail Çolak
Prizren’de Osmanlı Evladı Olmak
Mikail Çolak
SAHABİ BİYOGRAFİSİ
İyiye Talib Olmayı Öğreten Ümmü Büceyd...
Rumeysa Döğer
Dost Saliha Olandır
Rumeysa Döğer
Ya Hanzala Münafık Olmuş Olsaydı?...
Rumeysa Döğer
Leyla “A” dır
Rumeysa Döğer
Son Dokunuş Sahibi: Kusem b. Abbas
Rumeysa Döğer
NEBEVİ VARİSLER
Abdülfettâh Ebû Gudde (1917–1997): Bir İlim ve Ahl...
Nazlı Çakar
Yahya İbrahim Hasan Sinvar: Filistin Davasının Bir...
Selcan Çakar
Ubey b. Kâ'b: Allah’ın Seçtiği Muallim...
Damla Mıdış
Ümmü Seleme
Hayrunnisa Duran
Allame Muhammed Salih Damollam
İkra Nur Demir
Scroll Up
0
Düşüncelerinizi çok isterim, lütfen yorum yapın.x